Ebeveyn Olmak
Anne;düştüğünde kaldıran,canın yandığında ilk çığlığın,üzüldüğünde ilk sarılanın.Anne;yürümeyi öğretendir,nazının en çok geçtiğidir.
Baba;evin direğidir.Güçlüdür,güçlü olmak zorundadır.Kırılmaz,ağlamaz…
Sanki anneler hep ayneydi,babalar hep baba…Ve elbette öyle değildi!
Zamanında o baba koştu yırtık bir şort ile dizlerinde yaralarla bir top peşine ve oynadı anne küçücük elleriyle kendinden daha küçük bebeklerle.
Sonra büyüdüler biraz daha hoyrat gençliğin ilk kanı deliliğiyle ve ilk masum aşklar yaşandı.O baba genç bir deli kanlı ağladı bir kız uğruna gecelerce ve o anne gençliğin gözü karalığıyla çıktı evden bin bir yalanla sevdiğinin yanına.
Ve yaşandı ilk kalp kırıklıkları,ilk terk edilişler,ilk heyecanlar…
Onlar da yaşadı sınav telaşını,öğretmen korkusunu.
Onlar da arkadaşlarıyla omuz omuza verdiğinde sanki tüm dünyaya kafa tutabilecek güçte hissetti kendini,sardı tüm sokağı grubunun şen kahkahaları…
Sonra zaman geldi baba oldular,anne oldular.Çoğu zaman kim olduklarını, en çok neyi sevdiklerini unuttular.
Ve şimdi sen! O anneye,babaya bir daha bak.Yüzündeki her bir kırışıklığın yaşlılık göstergesi değil,yaşanmışlıklardan bir iz olduğunu görerek bak;her çizgide bir hatıra gizli…
Ve o gözlerin içine bak;gözlerdeki gençliği gör.Sessizce o gözlerdeki genci selamla.
Bir gün ebeveyn olduğunda o gözlerdeki genci hatırla…
Potansiyelini keşfetmen dileğiyle.
Bir Cevap Yazın